Mitga olduğunu söyleyen Mabi kopyası onlara zarar vermek gibi bir niyeti olmadığını yeniden vurgulamıştı. Amacının Mabi'nin yarım bıraktığı işlerini tamamlamak ve onun hatırasını yaşatmak olduğunu söylemişti. Livei'nin tüm sorularını gözlerini bir an olsun kaçırmadan, dürüstlükle cevaplamıştı. Dünyalıların manipülasyonlarından iradesi sayesinde kurtulduğunu anlatmıştı. Gerçekten de Dünyalıların manipülasyonlarından kurtulabilecek birisi vardıysa o da Mabi'ydi. Snapshotunu yapmak için çok yanlış bir hedef seçmişlerdi kendilerine. Hae de bunu anlamış olacaktı ki Mitga'ya güvenmeleri gerektiğini söylemişti. Livei derin bir soluk alarak göğsünde kavuşturduğu kollarını pes edermişçesine havaya kaldırdı. "Umarım sana güvenmenin bedelini ödemeyiz Mitga. Aramıza hoş geldin." Ekiplerinde Mabi'ye tıpatıp benzeyen ancak Mabi olmayan birisine sahip olmak oldukça tuhaf bir durum olacaktı. Özellikle de Frip'in bu durumu nasıl karşılayacağını merak ediyordu.
Mitga kaçan Mavi Yıldız elemanını bulmaları gerektiği konusunda ısrarcıydı. Onun yönlendirmesi ile yola koyuldular. Gedhilfe'nin ara sokaklarında çocuğun nereye kaçmış olabileceğini tahmin ederek ilerlemeye başladılar. Bir süre sonra yerde bir mendil buldular. Mendilin üzerindeki işaret Mavi Yıldız simgesine benziyordu. Livei şaşkınlıkla başını kaşıdı. Mavi Yıldız üyelerine ne zamandan beridir üzerinde nişaneleri olan bir mendil dağıtıyordu? Bok zamanında böyle şeylerin yaşanmadığı kesindi. Mendilin düşürülmüş olduğunu düşündükleri istikamete doğru yönlerini çevirdiler. Şehrin oldukça izbe ve bakımsız bir bölgesine geldiler. O kadar kötüydü ki sokakta çöpler duruyordu, duvarlar zevksiz grafitiler ile doldurulmuştu ve üflenilse yıkılacak gibi duran binalar vardı. Tam bir getto bölgesiydi. Livei uzun zamandır burada yaşıyor olmasına rağmen şehrin bu kadar kötü bir bölgesi olduğundan habersizdi. Duvarların birisinde Mavi Yıldız posteri vardı. Bu örgüt duvarlara poster atacak kadar cesurlaştıysa işleri kolay olmayacaktı.
Çocuğun bölgede olabileceği şüphesiyle etrafı tararken aralık bir kapıya denk geldiler. Rutubetli eski bir odaya açılıyordu. İçeri girdiklerinde Gedhilfe'nin işaretlenmiş bölgelerinin olduğu haritalar ve çeşitli belgelerle karşılaştılar. Mitga bunlardan birisinin Mavi Yıldız'ın önemli bir toplantı alanı olduğunu söyledi. Bu bilgiyi lehlerine kullanabilirlerdi. Arkalarından gelen patırtı sesiyle irkilerek derhal döndüler ve karşılarında Himotalı çocuğu gördüler. O kadar şeyden sonra saklanmaya Mavi Yıldız üyelerinin cirit attığı bir bölgeye gelmeyi mi seçmişti? Çocuk oldukça korkmuş görünüyordu. Ellerini kaldırarak zarar vermek istemediğini, ne bildiklerini öğrenmek istediğini söylemişti. Ne komiktir ki kendi amaçları da aynıydı. Çocuk tereddüt ediyordu. Bir şeyden korkuyor gibiydi. Mitga zarar vermeyeceğini kanıtlayacak bir şekilde ellerini havaya kaldırmıştı. Hae ise bir eli cebinde hazır bekliyordu. Livei iki adım öne çıkarak Mitga gibi ellerini havaya kaldırdı. "Mavi Yıldız tüm kıta, hatta tüm gezegen için tehlike arz ediyor. İnsanlıklarını kaybetmişler. Kanla, ölümle, nefretle yazılacak bir gelecek inşa etmeye çalışıyorlar. Sadece bizi değil, gelecek nesillerimizi de tehlikeye atıyorlar. Yozlaşmışlar. Durdurulmak zorundalar." Bir adım daha öne çıktı. "Yaptığın şeyden sonra seni aralarına kabul etmezler. İlk gördükleri yerde seni yok etmeye çalışacaklardır. Tıpkı dostumuz Mabi'ye yaptıkları gibi. Bizimle gel. Seni koruruz. Bize yardım edeceğine söz ver ve o hastalıklı örgüte sırtını çevir."
Mitga kaçan Mavi Yıldız elemanını bulmaları gerektiği konusunda ısrarcıydı. Onun yönlendirmesi ile yola koyuldular. Gedhilfe'nin ara sokaklarında çocuğun nereye kaçmış olabileceğini tahmin ederek ilerlemeye başladılar. Bir süre sonra yerde bir mendil buldular. Mendilin üzerindeki işaret Mavi Yıldız simgesine benziyordu. Livei şaşkınlıkla başını kaşıdı. Mavi Yıldız üyelerine ne zamandan beridir üzerinde nişaneleri olan bir mendil dağıtıyordu? Bok zamanında böyle şeylerin yaşanmadığı kesindi. Mendilin düşürülmüş olduğunu düşündükleri istikamete doğru yönlerini çevirdiler. Şehrin oldukça izbe ve bakımsız bir bölgesine geldiler. O kadar kötüydü ki sokakta çöpler duruyordu, duvarlar zevksiz grafitiler ile doldurulmuştu ve üflenilse yıkılacak gibi duran binalar vardı. Tam bir getto bölgesiydi. Livei uzun zamandır burada yaşıyor olmasına rağmen şehrin bu kadar kötü bir bölgesi olduğundan habersizdi. Duvarların birisinde Mavi Yıldız posteri vardı. Bu örgüt duvarlara poster atacak kadar cesurlaştıysa işleri kolay olmayacaktı.
Çocuğun bölgede olabileceği şüphesiyle etrafı tararken aralık bir kapıya denk geldiler. Rutubetli eski bir odaya açılıyordu. İçeri girdiklerinde Gedhilfe'nin işaretlenmiş bölgelerinin olduğu haritalar ve çeşitli belgelerle karşılaştılar. Mitga bunlardan birisinin Mavi Yıldız'ın önemli bir toplantı alanı olduğunu söyledi. Bu bilgiyi lehlerine kullanabilirlerdi. Arkalarından gelen patırtı sesiyle irkilerek derhal döndüler ve karşılarında Himotalı çocuğu gördüler. O kadar şeyden sonra saklanmaya Mavi Yıldız üyelerinin cirit attığı bir bölgeye gelmeyi mi seçmişti? Çocuk oldukça korkmuş görünüyordu. Ellerini kaldırarak zarar vermek istemediğini, ne bildiklerini öğrenmek istediğini söylemişti. Ne komiktir ki kendi amaçları da aynıydı. Çocuk tereddüt ediyordu. Bir şeyden korkuyor gibiydi. Mitga zarar vermeyeceğini kanıtlayacak bir şekilde ellerini havaya kaldırmıştı. Hae ise bir eli cebinde hazır bekliyordu. Livei iki adım öne çıkarak Mitga gibi ellerini havaya kaldırdı. "Mavi Yıldız tüm kıta, hatta tüm gezegen için tehlike arz ediyor. İnsanlıklarını kaybetmişler. Kanla, ölümle, nefretle yazılacak bir gelecek inşa etmeye çalışıyorlar. Sadece bizi değil, gelecek nesillerimizi de tehlikeye atıyorlar. Yozlaşmışlar. Durdurulmak zorundalar." Bir adım daha öne çıktı. "Yaptığın şeyden sonra seni aralarına kabul etmezler. İlk gördükleri yerde seni yok etmeye çalışacaklardır. Tıpkı dostumuz Mabi'ye yaptıkları gibi. Bizimle gel. Seni koruruz. Bize yardım edeceğine söz ver ve o hastalıklı örgüte sırtını çevir."