Re: Cevapla ve Sor

#21
Burayı açınca böyle ciddiyette bir soru beklemiyordum doğrusu.

Kalkınmak için illa belirli bir sistem ya da lider gerekli değildir. Çin de kalkınmış bir ülkedir, BAE de. Finlandiya da, İsviçre de. Üçünün arasında kalkınmalarını sağlayan ortak bir nokta, eylem de yoktur. Bir ülkenin kalkınması için kendisinin bir şey yapmasına da gerek olmayan durumlar da vardır. Eğer bir ülkenin komşu ülkesi yeterince kalkınırsa ya da istikrarsızlığa düşerse bu durum kendisine de yansıyabilir. Gürcistan, Orta Doğu vs.

Bir liderin günümüz şartlarında bir ülkeyi çizdiği çerçevelere sığdırmasının zor olduğuna inanıyorum. Sonuç olarak Erdoğan 18 ila 26 yıldır ideal ülke çerçevesini daima bildiren birisi, Türkiye'nin en güçlü adamı olmasına rağmen ulaştığı nokta ve başarısızlığı ortada. Bizim coğrafyamızda gelişimi sağlayan ve sağlayacağına inandığım olgu bireyin kendisine ve çevresine olan saygıdır. Zira Gri'nin en objektif tonunda bulunan bir coğrafyadayız. Üç büyük medeniyetin tam olarak kesiştiği yerde Beyaz ile Siyahı bulmaya çalışmak bence beyhude kaçıyor ve muhtemelen en büyük enerjimizi de buraya harcıyoruz.
Türkiye şartlarında bu konuyu ele alırsak durum ortadadır. Kürtçeyi duyunca cin çarpmışa dönüp "ü" vermeyen, Araplara ve Arapça'ya tırla küfür eden bir Z kuşağımız bulunuyor. Bunun yanında müzik zevkiyle bile birbirini ayırmayı başaran, kendisinin ait olmadığı kültürden korkan, kendisinden farklı görünen her şeyle dalga geçme potansiyeline sahip "NPC" kitleler ise ekseriyetimizi oluşturuyor.

(Bana göre) Türkiye'nin ihtiyacı olan lider "İki Dünya'nın Efendisi" dediğimiz türde birisi olmalıdır. Bu coğrafyada yaşayan bir lider Doğu Medeniyetini de Batı Medeniyetini de layığıyla bilmek ve arasındaki dengeyi tutturmaya mecburdur. Kendi içimizdeki uyumsuzluğunu ve bunun sebep olduğu istikrarsızlığı çözmenin bence en önemli koşulundan birisi budur. Türkiye Cumhuriyeti tarihi boyunca da bu minvalde bir lider gelmiş midir? Orası da tartışmalıdır.


Madem ortalık TEDx'e döndü

Tanrı var mı yok mu? Neden?
► Show Spoiler

Re: Cevapla ve Sor

#22
Kesin olarak var ya da yok denilemez. İnançlı bir insan ve inançsız bir insan arasında bulunan fark burada ortaya çıkar zaten.

Bazen inanmak hiç inanmamaktan daha basit gelir.





Benim karakterim hakkında sevmediğin yön nedir?
Image
"Artık kendimi geride tutmayacağım."
► Show Spoiler

Re: Cevapla ve Sor

#24
Antik Yunan düşünürlerinden birinin fikriydi. Platon'du galiba. Devlet adında bir kitabı vardı diye hatırlıyorum. Sadece belirli bir eğitim seviyesine sahip insanların oy verme hakkı olması gerektiğini savunuyordu. Günümüze uyarlandığında sadece üniversite mezunlarının oy kullnaması oluyor. Bu bağlamda bu görüşün işe yarayacağını umut ediyorum. Bu bir yana, lider yetiştirme programı gibi ilgimi çeken bir fikrim de yok değil. Gelecek vaadeden veya kendini kanıtlamış bireylerin, belki de sadece jüri önünde lâyık olduğunu gösterebilen herkesin, alındığı eğitim programı. Her şeyden önce ulusa dair her şey öğretiliyor. Ardından dünya tarihi ve kültürü. Sonrasında siyaset. Ekonomi, yatırım derken hem tam teşekküllü bir lider hem de tam teşekküllü üst düzey bir vatandaş yetiştirilmiş olacak. Geriye kalanlar lider seçilmemiş olsalar bile kesinlikle aydınlık bireyler olacaklar.

Özgür irade var mıdır?

Re: Cevapla ve Sor

#25
İrade'nin Özgür olması için onu zapt eden ufacık bir ipliğin bile olmaması gerekir. Lakin bizlerin büyükçe prangalara bağlı olmamız sebebi ile yoktur. En basitinden temel öğelerimizi belirleyen husus anne-babamız ve onun gerisinde de evrimsel süreçte gelişen iç güdülerimizdir. Kimse doğduğu yeri ve doğduğu yerin kültürünü seçmez. Buna binaen kişinin yetiştiği kültür ve toplum da kişiyi büyük ölçüde belirler ve toplumsal kalıba sığdırır. Yediği yemekten dinlediği şarkı türü de buna uygun gelişir.

Acıkırsın, yemek yersin. Yorulursun, uyursun. Bir kızdan hoşlanırsın çünkü kişi seni ya fiziksel ya da mental anlamda tamamlayan özelliklere sahiptir. İri-yarı insanlar genellikle minyon tiplerden hoşlanır zira bunun temelinde toplumun kendilerine karşı olan bakışın ve hatta insan soyuna uzak hissetme güdüsü yatar. Milliyetçiler gördüğü her Türkistanlı bireye methiyeler düzer zira kendilerinin Turanid fenotip taşımadıklarının pekala farkındadırlar.

Bundan daha öte olmak üzere hayatımızı belirleyecek etkenlerin yalnızca ete yazılmış kodlarla oluşmaması da bence mümkündür. Örneğin çok önemli bir sunum ya da sınav öncesi hastalanmanız, hoşlandığınız bir kadın belki de sizden hoşlanacak iken öncesinde yediğiniz bir lahmacunun etkisi yeterince de hayatımızı yeterince etkileyecek bir etken olmaz mı? Birisi hakkında duyduğunuz bir dedikodu o bireye karşı bir ön yargı oluşturmazsa bile düşüncelerimizi etkilemeyeceğinin garantisi nedir? Öyleyse iradenin özgürlüğü söz konusu mudur?

Fanta Havuzu'nda "Özgür İrade" olabilir diyorlar. Ona da bir bakmak lazım ama.


Bu yazıları yazanların, sokakta yürüyenlerin gerçekten var olduğuna emin olabiliyor musun?
► Show Spoiler

Re: Cevapla ve Sor

#26
Ben yaşadığım gerçeklikte, düşünüyor, somut eylemler gerçekleştip fizik kurallarıyla açıklanan etkiler bırakabiliyor, bilinmeyenleri açıklayıp perdeyi kaldırabiliyor ve en azından "var ile yok" sorgularını yapabiliyorsam varlar. Ben ne kadar varsam, siz de o kadar varsınız. (tabi akıl almaz bir döngü yada bir şizofreni içindeysem geçmiş olsun.) Fiziksel anlamda gerçeğiz ve somutuz. Metafizik öğeler ise... Yok. Hiç olmadılar zaten.

Hayatının sonuna kadar yetecek paran ve imkanın var. Hangi meslekle/hobi yada iş ile meşgul olurdun?
Image
► Show Spoiler

Re: Cevapla ve Sor

#27
Bu başlık son zamanlarda çok hoşuma gitmeye başladı.

Müzik ile meşgul olurdum diye düşünüyorum. Müzisyenlerden oluşan bir aile ağacına sahibim ve benim de müzik yapmaya ilgim var. Müzik endüstrisi riskli ve yüzde yüz başarı temin etmeyen bir endüstri olduğu için iş mantığıyla girmeye çekiniyorum ancak dediğin gibi bir senaryonun içinde hiç çekinmez ve müzik endüstrisine atılırdım.

Görsel öğeleri, oluşturdukları estetik, amaçları, fikirleri, tamamen size kalmış; tarihi açıdan hoşunuza en fazla giden millet hangisidir? Lütfen sebepleriyle birlikte açıklayın.
Image

Re: Cevapla ve Sor

#28
Türk tarihi kesinlikle en kaliteli millet tarihleri arasında sağlam bir yerde oturuyor. Kendi milletim dışında tarihi açıdan en çok sevdiğim millet İskandinavlar olsa gerek. En eski çağdan günümüze kadar sergiledikleri başarılar takdire şayan! En barbar milletten en medeni millete yükseldiler. Şu an herkes medeniyet ve refah açısından onları örnek alıyorlar. Eski Yunanlar da kaliteli milletti. İnsanlığa bilim konusunda kattıkları asla göz ardı edilemez. Astronomi, felsefe, demokrasi derken uçtular baya.

Yüreğinin arzusu nedir?

Re: Cevapla ve Sor

#29
Mutlu yaşam.

En azından 21. yüzyıl insanlarının kültürel yapısına baktığımızda mutlu, rahat yaşamak sorduğun soruya en uygun cevapmış gibi geliyor. Daha da geriye gidersek 'hayatta kalmak' da diyebiliriz. Ha tabi sorduğun soruya daha mı mecazi bakmalı? O durumda uzun bir liste yapmak gerekebilir. Ya da listelenmeye uygun bir kavram değil mi? Belki de senin soruna soru ile cevap vermek gerekir. Soru 'Yüreğin arzusu nedir?' ise, 'yüreğin arzusu' nedir? Önce bunu sormak gerekiyor diye düşünüyorum. Anlatabildim mi?

Benim sorum ise şu; bir RP sitesinde, bir oyuncunun oynattığı bir karakter o RP'nin ana kurgusuna ne kadar etki edebilmeli? Standart nedir, ne olmalıdır? Az veya çok etki etmesi durumunda oyuncu ve GM'ler açısından ne gibi sorunlar oluşabilir?
Image

Re: Cevapla ve Sor

#30
Oyuncular ana kurgunun kaderine maksimum derecede etki edebilmeli, hatta etmeli. Evet arka planda bir lor var, fakat hikayenin ana karakterleri oyuncular. Ingenium dahilinde konuşursak bunun hiçbir dezavantajı olacağını sanmıyorum, zaten halihazırda çok iyi oluşturulmuş bir gazete ve veritabanı sistemi var. Belli periyotlarda update olarak kimin neyi ne kadar etkilediği birkaç satırda belirtilebilir, böylece allahın himota'sında bile neler olup bitmiş iki tık ile öğrenebiliriz. Hoş olmaz mı dünyanın öbür ucunda biri uranyum patlatsa ve bizim karşılaştığımız bazı insanların yüzü radyasyondan kızarmış olsa? Böyle böyle minik ve sevimli easter egg'lerle yürür gider bu iş. Zaten 2 gm var -ve sapık gibi aynı odada yaşıyorlar- o yüzden iletişim sorunu da yaşanmaz, tek beden tek vücut şeklinde hallolur her şey.

Pilavı ketçapla yiyen biri ile yoğurtla yiyen biri aynı anayasal haklara sahip olmalı mı?
Image
► Show Spoiler

Return to “Muhabbet”

cron